Bilim

Görünmezler Ordusu: Virüsler

İnsan doğar, büyür ve ölür. Bu büyüme bazen aylar ve yıllar sürebilirken bazen de günler hatta birkaç saat kadar kısa sürebilir. Günümüzde artık yok denecek kadar azalmış olsa bile bulaşıcı hastalıktan ölen insanlar var. Çok değil bundan birkaç yıl önce Güney Afrika’da ortaya çıkan EBOLA virüsü yaklaşık 11 bin insanın ölümüne sebep olmuştur.

Virüsler bu işin neresinde?

Virüsler en küçük hastalık olan gripten başlayarak neredeyse her hastalıkta yerde taşıyıcı görevini üstlenirler. Bu gerek hastalığın kendisi olsun gerekse hasta olan kişiye bulaştırılması tehlikeli olan enfeksiyon olsun ayırt etmeden görevlerini en iyi şekilde yaparlar.

Virüsler nasıl bulaşır?

Günümüzden birkaç yüzyıl önce keşifler ve savaşlar sırasında çokça hastalık meydana çıkmıştır. Yorgun düşen vücut bu hastalığı virüsler aracılığı ile çok hızlı bir şekilde kapmıştır. Virüsler kan ve solunum yolu ile bulaşabileceği gibi günümüzde aynı bardaktan su içmekte virüslerin görevlerini tamamlayabilmesi için bulunmaz bir nimettir. Günümüzde hala en etkili olan ve Amerika kıtasında yaygın olan HIV virüsüdür. Kan yoluyla bulaştığından dolayı bu kişilerin kan vermeleri uygun değildir.

Virüsler Hangi Hastalıkları Taşırlar?

Virüsler için taşıdıkları şey önemli değildir, virüsler taşıdıkları enfeksiyon veya hastalığı yerine ulaştırmakla yükümlüdürler. Taşıdıkları hastalığın en etkilisi olan “çiçek hastalığı” uzun yıllar boyunca ülkemizde de gücünü gösteren ve yaklaşık 15 yıl önce Dünya Sağlık Örgütü tarafından tamamen bittiği söylenen bu hastalık yaklaşık 100 milyona yakın insanın ölmesine sebep olmuştur. Birinci dünya savaşında ölen insanların sayısı yaklaşık 17 milyondu. Öyle ki Dünya Sağlık Örgütü artık yeni doğan çocuklara çiçek aşısı da yapmayı bıraktı. Kolera, Tifo, Kızamık, Kabakulak gibi hastalıklar da virüsler aracılığı yıllarca insanlara bulaşmış ve birçok kişinin ölümüne sebebiyet vermiştir.

Sonra Neler oldu?

Geride bıraktığımız 20 yıl içerisinde de çeşitli virüsler ile tanıştık ve en çok 4 tanesini konuştuk. Bunların en çok ses getireni “Kuş Gribi” oldu. Az pişmiş tavuk etinden tutun da ölü hayvanla temas etmeye kadar birçok farklı şekilde bulaşabilen bu hastalıkta ülkemizde 112 kişi hastalanırken 57 kişi de hayatını kaybetti. Sonra Domuz Gribi çıktı. Dünya genelinde 12.799 kişi hayatını kaybederken ülkemizde ise bu sayı 600’den fazla.

Nasıl Önlendi?

Geçmişten günümüze hastalıklardan korunmak için birbirinden farklı tedavi yöntemleri kullanılmıştır. Eski çağlarda bitkisel tedavi yöntemlerinden tutun da hayvanların aynı yara ve hastalık için yaptıklarının incelenmesine kadar birçok yöntem kullanılarak çeşitli ilaç ve merhemler üretilmiştir. Günümüzde ismi “alternatif tıp” olarak bilinen bitkilerden ilaç üretimi ve kullanımı yaygınlığı bayağı azalmış olmasına rağmen üretilen birçok ilacın esin kaynağı yine alternatif tıp ilaçları. Bununla birlikte gelişen tıp teknolojisi ile anne karnındaki bir çocuğun ilerde yakalanabileceği hastalıklar bile artık öngörülebiliyor ve doğacak olan çocuğun yaşayacağı ömür bile yaklaşık olarak hesaplanabiliyor.

Yorum bırak